Hazırlayan: Ufuk Önay
İnsani Bilimler ve Edebiyat Fakültesi, Koç University
Kasım 2023
Anadolu Güneşi: Hititler teması kapsamında hazırlanan bu sergi, Hititolog Hatice Gonnet-Bağana’nın dijital ortama aktarılmış koleksiyonundan yararlanılarak hazırlanmıştır. Anadolu Güneşi: Hititler teması, Hitit dünyasına dönemin çeşitli yönlerini vurgulayan farklı bakış açılarıyla yaklaşmayı amaçlıyor. Geç-Hitit Şehir Devletleri konsepti, yıkılan Hitit İmparatorluğu’nun ardından Güney Anadolu ve Kuzey Suriye’de Hitit idari yapısını, sanatını ve Luvi dilini bir ölçüde devam ettiren Geç-Hitit şehir devletlerine odaklanıyor. Bu sergi, incelenen dönemde zamansallığı ve mekânsallığı ön plana çıkararak, Hatice Gonnet-Bağana Koleksiyonu unsurları üzerinden Geç-Hitit şehir devletlerinin dinamik sosyal, ekonomik ve idari yapıları ile bunların kültürel düzlemdeki yansımalarına dair bir kavrayış ve anlatı sunmayı amaçlıyor.
Geç Hitit Kralı Kuzi-Teşup’un Mührü
Envanter no. GNT.14.02.sld.01; Harita 1, no. 1
Şanlıurfa:
Hattuşa’nın yıkılmasının ardından Kuzi-Teşup, Hitit hanedanının tek varisi olarak Karkamış’ı yönetmekteydi (Bryce, 2005/2023, s. 508, 509). Kuzi-Teşup’un kurduğu hanedan, Karkamış’ı Geç’ Hitit döneminde de yönetmeye devam etmiştir (Bryce, 2012, s. 87). Karkamış Geç Hitit Krallığı, Güneydoğu Anadolu ve Kuzey Suriye’de maden zengini bölgeler ya da nehir geçişleri gibi önemli yerleri güvence altına alan birçok beylik arasında yer almıştır. Thuesen (2002, s. 47) tarafından sağlanan haritaya göre Karkamış esas olarak Fırat Nehri kıyısında yer alıyordu ve Karkamışlı Geç Hitit kralı Kuzi-Teşup’un bu mühür baskısında görüldüğü gibi, çivi yazısı yerine Hiyeroglif Hitit yazısını daha yaygın olarak kullanmalarına yansıyan Hitit kültürünü devam ettirmesi açısından özellikle dikkate değerdi. Kültürel sürekliliğin yanı sıra, “Büyük Kral” unvanının Karkamış kralları tarafından kullanılması ve diğer Yeni Hitit devletleri arasında büyük bir servet biriktirmesi, Karkamış krallarının kendilerini Kuzi-Teşup’tan sonra gelen tek Hitit halefleri olarak tanıttıklarını göstermektedir (Bryce, 2005/2023, s. 508).
Neo-Hitit Hiyeroglif Yazıtlı Bazalt Levha, Karkamış/Kargamış’tan
Envanter no. GNT.AG.019; Harita 1, no. 2
Carchemish (Karkamış):
Karkamış’ta bulunan bir Geç Hitit Hiyeroglif yazıtı görülmektedir. Karkamış sanatsal üretimlerinde işçilik kalitesiyle tanınıyordu. Ayrıca, Karkamış’ın kısmen ticaretten ve hammaddelere erişimden kaynaklanan zenginliği, anıtsal mimariye ve duvar kabartmalarına da yansımıştır. Sonuç olarak, Hitit ve Geç Hitit dönemlerine ait ve devamlılığı gösteren bu tür arkeolojik kanıtlar günümüze kadar ulaşmıştır.
Kubaba Steli, Malatya
Envanter no. GNT.S17.05.phg.05; Harita 1, no. 3
Malatya – Arslantepe:
Tanrıça Kubaba (Hepat), Hitit İmparatorluğu döneminde özellikle Kuzey Suriye ve Güney Anadolu’da Toros dağları çevresine yayılan çeşitli kültlerin merkezinde yer almıştır. Geç Hitit devletleri arasındaki Kubaba kültü, Hitit inanç sistemiyle bir süreklilik arz etmekte ve ayrıca dinsel alanda kültürel devamlılığı ortaya koymaktadır. Kubaba kültün Frig ve Lidya inanç sistemlerine daha geniş bir şekilde yayılmış olduğu konusunda akademik görüşler bölünmüş olsa da uzmanların bir kısmı Kubaba kültünün Batı Anadolu inanç sistemlerine yansıdığını öne sürmektedir, örneğin Albright (1928). Lidyalıların ve Friglerin dilinin Hitit-Luvi grubunda değerlendirildiği göz önüne alındığında, Kubaba kültü gibi dini inançlar göç eden Geç Hititler tarafından taşınmış olabilir. Bununla birlikte, mevcut akademik görüşün Kubaba’nın Lidya ve Frig kültlerindeki varlığını reddetme eğiliminde olduğunu belirtmek önemlidir.
Geç Hitit Topada Kaya Anıtı
Envanter no. GNT.S18.18.sld.09; Harita 1, no. 4
Acıgöl:
Topada, Geç Hitit Tabal Krallığı’nın bir yerleşimiydi. Stratejik olarak gelişmeye elverişli konumu ve komşuları arasında önde gelen bir askeri güç olması açısından önemlidir. Tabal, MÖ 8. yüzyılın sonuna kadar güçlü Asur’a karşı Geç Hitit devletlerinin ittifakında önemli bir rol oynamıştır. Topada kaya anıtı bir Tabal kralının Parzuta kentiyle çatışmasından bahsetmektedir; bu tür askeri olaylar Tabal’ın diğer Geç Hitit devletleri arasında askeri açıdan öne çıkan konumuyla örtüşmektedir.
Karatepe’den Geç Hitit Kabartması
Envanter no. GNT.S20.20.phg.01; Harita 1, no. 5
Osmaniye:
Bu görselde Karatepe’den Geç Hitit dönemine ait Hitit aslanı betimlenmiştir. Hitit eserlerinde görülen aslanların özel bir ikonografisi vardır. Örneğin Hattuşa kapısındaki benzer aslanlar Hitit anıtsal mimarisinin bir temsilcisi olarak görülmektedir. Geç Hitit dönemindeki Karatepe yerleşmesinde böyle bir devamlılık, Hitit ve Geç Hitit dönemleri arasındaki sürekliliği ortaya koymaktadır. Ayrıca, iyi belgelenmiş Geç Hitit yerleşimlerinden biri olarak, Kilikya bölgesinde yer alan Karatepe, Hitit İmparatorluğu’nun çöküşünden sonraki karanlık çağa ışık tutması ve Geç Hitit şehir devletlerinin muhtemelen Luvi halkları tarafından yaygın olarak kullanılan Luvi dilinin çözülmesi açısından da önemli olan stel ve kabartmaları barındırmaktadır.
Geç Hitit Dönemi Frig Yazılıkayası
Envanter no. GNT.S06.20.phg.01; Harita 1, no. 6
Eskişehir:
Frig Yazılıkaya’sında bulunan bu Geç Hitit kabartması, Geç Hitit devletleri ile Frigler arasındaki bağlantının derecesi sorusuyla ilgilidir. Frigler, Geç Hitit devletleri ile aynı dönemde Anadolu’da bulunmuş ve Muski ile bir arada yaşamışlardır (Bryce, 2005/2023, s. 515). Bryce’ın (2005/2023, s. 516) Muscarella’dan (1989) aktardığına göre, Asur kaynaklarında görülen Muski’li Mita muhtemelen Kral Midas’tır. Özellikle Kral Mita, Geç Hitit devleti Karkamış ile ittifak kurmaya çalışmıştır; ancak Karkamış ve Mita, Bryce’ın (2012, s. 5, 44, 146) kullandığı kavramla Karkamış’ın Asur tarafından “absorbe edilmesi” nedeniyle Asurlular karşısında başarısız olmuştur (Bryce, 2012, s. 98). Macqueen’in (1975/2010) sunduğu bir diğer olası açıklama ise Frig kralı Midas’ı muhtemelen Muski’li Mita olarak sunmaktadır. Macqueen’in (1975/2010) söz konusu açıklamasına göre, Geç Hitit şehirleri ile Frigler arasında doğrudan bir bağlantı vardır. Bununla brlikte bir ana anıt ve çok sayıda yazıt barındıran Frig Yazılıkayası, bölgedeki Frig varlığına dair en önemli arkeolojik kanıtlar arasında gösterilmektedir (Bryce, 2012, s. 42).
Geç Hitit Seramiği Üzerinde Av Sahnesi
Harita 1, no. 7
Yeşilhisar (Niğde):
Geç Hitit çanak-çömlek sanatı “Frig” olarak bilinen kendine özgü bir stile sahipti. Böyle bir çanak çömlek stilinin adlandırılması, Geç Hititler ve Frigler arasındaki bağlantıyı da ortaya koymaktadır. Hatice Gonnet Koleksiyonu’ndaki bu çömlek Macqueen (1975/2010) tarafından verilen çömlek örneğine dayanılarak Frig çömleğinin ayırt edici özelliklerini hayvan tasviri stilini barındırmaktadır. Yukarıda bahsedilen Hint-Avrupa dillerini konuşan iki topluluk arasındaki Geç Hitit çömlek stilinin adlandırılması gibi çeşitli benzerlikler, kronolojik bir dizilimden ziyade iyi bilinen Frig stillerine dayanılarak Geç Hitit arkeolojik kanıtlarının değerlendirilmesiyle gerekçelendirilebilir.
Tell Tayinat’tan Aslan Heykeli
Envanter no. GNT.S03.13.ngv.03; Harita 1, no. 8
Tell Ta’yinat:
Aslan heykelleri Pattin (diğer adıyla Unqi) Krallığı’nın başkenti olduğu tahmin edilen Tell Tayinat’ın kent kapısından çıkarılmıştır. Sedir kaynaklarına ve Amanos Dağı’ndaki geçitlere olan stratejik yakınlığı nedeniyle Pattin Krallığı önemli bir Geç Hitit devletiydi. Tarihsel bağlamda Pattin Krallığı MÖ 878’de genişleyen Asurlularla karşı karşıya gelmiş ve ayrıca MÖ 857’de kısmen devletin idari elitinin kökenleri nedeniyle bir Geç Hitit devletleri ittifakına katılmıştır. Kentin Luvi bağlantılarına dair tarihsel kanıtlar, Hitit aslan heykelleriyle benzerlik gösteren aslan heykellerinin sanatsal üslubuna da yansımıştır. Ayrıca aslan heykellerine yansıyan bu ikonografi, Geç Hitit devletleri arasında da yaygınlaşmıştır. Mesela yukarıda sözü edilen Karatepe aslanı, bahsi geçen ikonografinin daha yaygın kullanımına bir örnektir.
Hama’dan Luvi Hiyeroglifli Yazıt Parçaları
Envanter no. GNT.S03.18.ngv.02; Harita 1, no. 9
Hamāh:
Bu görselde “Hama’dan Luvi hiyeroglifi yazıt parçaları” görülmektedir. Hama’nın Arami kralları tarafından yönetilmesi, Hitit İmparatorluğu’nun sona ermesinin ardından Luvi hükümdarlar tarafından yönetilen diğer Geç Hitit krallıklarının aksine krallığın ayırt edici bir özelliğidir. Ayrıca, duvarların inşasında Hitit duvar yazıtlarının kullanılması, Hama’nın bu Hitit eserlerini anıtsal kullanımlarından çıkararak Hitit kimliğinden kısmen ayrıldığını göstermektedir. Ancak söz konusu arkeolojik kanıtlar, kentin anıtsal özelliklerinin geniş bağlamı içerisinde değerlendirilmelidir. Hama’nın girişinde kapı aslanları Hitit kültürüyle kısmi bir devamlılık göstermektedir. Bu nedenle, kanıtlara göre, Hama’nın kimliğinin bölgedeki önemli bir Arami varlığıyla zaman içerisinde değiştiği varsayılabilir.
Zincirli’den Bazalt Kabartma Parçası
Harita 1, no. 10
Zincirli (Sam’al):
Zincirli’den bir bazalt kabartma parçası. Zincirli, Sam’al’ın başkentiydi. Sam’al, daha önce bahsedilen Hama’ya benzer şekilde, şehir devleti krallarının etnik kökeniyle Geç Hitit devletlerinden ayrılıyordu; çünkü onlar Aramiydi. Ancak bu yerleşimdeki mimari üslup kısmen Hititlere benzemekte ve Hitit kültürüyle bazı bağlantılar sunmaktadır.
Tell Ahmar II, Ahmar/Qubbah Hitit Steli Fırtına Tanrısı
Envanter no. GNT.S03.25.phg.02; Harita 1, no. 11
Tell Ahmar (archaeological site):
Bit-Adini’nin yöneticilerini barındıran Til-Barsib’de kazılardan ele geçen ikinci steldir. Bu steller Hitit hiyeroglif yazısıyla yazılmış ve hava tanrısına adanmıştır. Ussishkin (1971), bu tür arkeolojik ve dilbilimsel kanıtları kullanarak Bit-Adini’nin bir Geç Hitit mi yoksa Arami şehir devleti mi olduğu sorusunu sormakta; Ussishkin (1971, s. 431) soruyu Geç Hitit döneminden önce başlayan “Aramileşme” kavramı ve süreciyle yanıtlamaktadır. Ayrıca Thuesen (2002), Hawkins’i (1995) aracı kılarak, Masuwari’nin Geç Hitit hanedanlığından önce bir Arami döneminden bahsederek Ussishkin’in (1971) dönemsel tarihlendirmesini desteklemektedir. Bu nedenle, Bit-Adini, özellikle Masuwari döneminde, çeşitli Geç Hitit şehir devletlerinin mevcut tarihlenmesi ile uyumsuzluk göstermektedir.
Tell Ahmar steli 1, Fırtına Tanrısına adanmıştır.
Envanter no. GNT.S03.26.phg.72; Harita 1, no. 12
Tell Ahmar (archaeological site):
Bu, Tell Ahmar’da bulunan ve hava tanrısına adanmış ikinci stelden önceki ilk stelin fotoğrafıdır. Her iki stelde de Hitit hiyeroglif yazıtları bulunduğundan, iki stel arasında stilistik ve dilbilimsel benzerlikler vardır.
Tell Ahmar VI, Fırtına Tanrısı için Ahmar/Qubbah Hitit steli, Masuvari (Til-Barsib) tarafından adanmıştır.
Envanter no. GNT.S03.24.sld.01; Harita 1, no. 13
Aleppo:
Muhtemelen Hatice Gonnet-Bağana tarafından yapılan “Tell-Ahmar 6” notuyla birlikte altıncı Tell Ahmar kabartmasının fotoğrafıdır. Bu kabartma, fırtına tanrısını göstermektedir ve bu tanrı, önceki stellerde Ussishkin (1971) ve Thuesen (2002) tarafından belirtildiği gibi hava tanrısı olarak algılanabilir. Bu fırtına tanrısı kabartmasında, Hittit ikonografisine benzer sanatsal özellikler görülebilir, örneğin fırtına tanrısının duruşu ve sakalı. Ayrıca, fırtına tanrısının altındaki öküzün temsili, Hittitler ve Bit-Adini tarafından kullanılan sembolizmin benzerliğini destekler; bu, şehrin Neo-Hittit dönemine ve bu iki kültür arasındaki bağlantının derecesine dair bir kanıt olarak görülebilir.
Geç Hitit Kabartması, Karatepe
Envanter no. GNT.S20.29.sld.11; Harita 1, no. 14
Osmaniye:
Osmaniye ili sınırlarındaki bir Geç Hitit kalesi olan Karatepe’de bulunan, Frig ve Luvi dillerinde iki dilli bir Geç Hitit kabartmasının fotoğrafı görülmektedir. Kabartmaların üzerindeki metin, bölgenin ekonomik ve idari gelişmeleri hakkında ayrıntılı bilgi vermekte, dolayısıyla hükümdarın meşrulaştırılmasına katkıda bulunmaktadır. Ayrıca, Karatepe’deki bu kabartmalar Kilikya bölgesindeki ekonomik faaliyetler hakkında da önemli bilgiler vermektedir. Kilikya bölgesindeki deniz ticaretinin önemi Karatepe kabartmalarına da yansımıştır. Böylesine canlı bir deniz ticareti Asurluları kuzeye çekmiş olabilir ve bu da ticaret yollarının Hitit ve Geç Hitit dönemleri boyunca yayılmayı belirleyen bir unsur olması nedeniyle Asurluların bölge üzerindeki baskısını artırmış olabilir.
Neo-Hitit Kabartması, Karatepe, Kral ve muhafızları
Envanter no. GNT.S20.10.phg.02; Harita1, no. 15
Osmaniye:
Bu görseldeki kabartmada kral ve koruyucuları görülmektedir. Karatepe’de güney kapıda ele geçen bu çok figürlü kabartmalar bir yandan da ekonomik ve idari gelişmelerin bir anlatısını oluşturuyordu. Dolayısıyla bu kabartma serisi anıtsal özellikler göstermektedir.
Geç Hitit dönemi, MÖ 12. yüzyılın arifesinde Hitit İmparatorluğu’nun çöküşünden 8. yüzyılda Asur etkisinin yayılmasına kadar uzanmaktadır. İlgili arkeolojik ve dilbilimsel kanıtlar aracılığıyla Geç Hitit şehir devletleri, göç hareketlerinin, ticari bağlantıların ve dönemin siyasi gelişmelerinin dinamik doğasını ortaya koymaktadır. Luvi hiyeroglif yazısı ve Hitit ikonografisinin anıtsal ve sivil mimarideki kısmi devamı, arkeolojik ve dilbilimsel kanıtların bir bölümünü oluşturmaktadır. Hatice Gonnet-Bağana Koleksiyonu, bu sergide kullanılan görseller dönemin karmaşıklığını ve dinamizmini yansıtmaktadır.
Bu haritalar, Thuesen’deki (2002, s. 47) Şekil 1’e dayanarak Geç Hitit Dönemi’nin (MÖ 10. ila 8. yüzyıl) önemli merkezlerinin konumlarını ve SKL tarafından sağlanan mekânsal veriler aracılığıyla sergi öğelerinin konumlarını sunmaktadır. Haritalar Coğrafi Bilgi sistemleri (CBS), özellikle de yaygın olarak kullanılan bir CBS yazılımı olan QGIS kullanılarak hazırlanmıştır. Bu harita, NASA JPL (2013) tarafından yürütülen Shuttle Radar Topography Mission (SRTM) veri setinden elde edilen 201 birleştirilmiş sayısal yükseklik modeline (DEM) dayanmaktadır (NASA JPL, 2013). Birleştirilmiş SYM’ler, yazar tarafından karar verilen temsil güçlerine göre renklendirilmiştir. Thuesen (2002, s. 47)’deki birinci şekil doğrusal dönüşüm ile jeoreferanslanmıştır. Fırat ve Dicle nehirleri etrafında oluşan nehir sistemleri, Neo-Hitit yerleşimlerinin su kütleleri etrafındaki dağılımını göstermek için haritaya dahil edilmiştir, nehirler ve göller için veriler Bätscher (2020) tarafından sağlanmıştır. Ayrıca, bazı önemli bölge veya yerleşim adları da bu haritaya dahil edilmiştir. Uzamsal verinin bu şekilde farklı katmaların görselleştirilmesi yoluyla temsili konseptin Schuurman (2006, s. 3,4) tarafından kullanımında olduğu şeklinde, “uzamsal analiz” konsepti dahilinde anlaşılabilir.
Bu harita, Alparslan’da (2009, s. 137-148) tarif edilen konumlara dayanarak Geç Hitit krallıklarının ve hakkında sınırlı kaynaklar bulunan bir bölge olan Kızıldağ’ın konumlarını tasvir etmekte ve temel harita üzerine yerleştirilmektedir. Temel harita bir önceki harita ile aynıdır ve NASA JPL (2013) tarafından Shuttle Radar Topography Mission (SRTM) aracılığıyla sağlanan 201 birleştirilmiş sayısal yükseklik modeline (DEM) ve ilgili veri setine (NASA JPL, 2013) dayanmaktadır. Daha sonra, SYM’ler “Dijital Sergi Unsurları” haritasında kullanılan aynı renk bandı ile renklendirilmiştir. Ayrıca, Dicle ve Fırat Nehirleri çevresindeki nehir sistemleri Bätscher (2020) tarafından hazırlanan veri seti aracılığıyla haritaya eklenmiştir.
Albright, W. F. (1928). The Anatolian Goddess Kubaba. Archiv Für Orientforschung, 5, 229-231. http://www.jstor.org/stable/41680188
Aro, S. (2013). Carchemish Before and After 1200 BC. Bkz. A. Mouton, A., I. Rutherford & I. Yakubovich (Eds.). Luwian Identities: Culture, Language and Religion Between Anatolia and the Aegean.Brill. https://doi.org/10.1163/9789004253414_013
Bryce, T. (2023). The Kingdom of The Hittites (İ. Kutluk, Trans.). Alfa Basım Yayım (Original work published in 2005).
Bryce, T. (2012). The World of The Neo-Hittite Kingdoms: A Political and Military History. Oxford University Press.
Doğan-Alparslan, M. (2009). Geç Hitit Devletleri. Bkz. M. Alparslan, Hititolojiye Giriş, TEBE.
Hawkins, J. D. (1995). The Political Geography of North Syria and South-east Anatolia in the Neo-Assyrian Period. Bkz. M. Liverani (ed.), Neo-Assyrian Geography. 87-101.
Hawkins J. D. (2000). Corpus of Hieroglyphic Luwian Inscriptions. Walter de Gruyter.
Gelb, I. J. (1939). Hittite Hieroglyphic Monuments. OIP, 45. 1939. The University of Chicago Press.
Hrozný, B. (1933-1937). Les Inscriptions Hittites Hiéroglyphiques. 480-490.
Lovejoy, N., & Matessi, A. (2023). Kubaba and other Divine Ladies of the Syro-Anatolian Iron Age: Developmental Trajectories, Local Variations, and Interregional Interactions. Bkz. L. Warbinek, F. Giusfredi (ed. by), Theonyms, Panthea and Syncretisms in Hittite Anatolia and Northern Syria. Proceedings of the TeAI Workshop Held in Verona, March 25-26, 2022, Studia Asiana 14, 109-126.
Macqueen, J. G. (2010). The Hittites and Their Contemporaries in Asia (revised and enlarged edition). Thames and Hudson. (Original work published 1975).
Meriggi, P. (1935). Sur deux inscriptions en hiéroglyphes hittites de Tell Ahmar. Revue Hittite et Asianique, Année 1935, 45-57.
Muscarella, O. W. (1989). King Midas of and the Greeks. Fs Özgüç. 333-344.
Pınarcık, P. (2018). Geç Hitit Dönemi’nde Toroslardan Amanoslara Uzanan Bölgedeki Ekonomik Faaliyetler. Belleten 82, 383-406. doi:10.37879/belleten.2018.383
Thuesen, I. (2002). The Neo-Hittite City-states. Bkz. M. H. Hansen (Ed.), A Comparative Study of Six City-State Cultures: An Investigation (pp. 43-55). Det Kongelige Danske Videnskabernes Selskab. Historisk-filosofiske skrifter No. 27.
Ussishkin, D. (1971). Was Bit-Adini a Neo-Hittite or Aramaean State? Orientalia, 40(4), 431-437. http://www.jstor.org/stable/43078965
Voigt, M. M., & Henrickson, R. C. (2000). Formation of the Phrygian State: The Early Iron Age at Gordion. Anatolian Studies 50, 37-54.
Yıldırım N. (2016). Çiviyazılı Kaynaklara Göre Patina Krallığın’dan Unqi Krallığı’na Antakya ve Amik Ovası’nın Tarihsel Süreci. Belleten, 80, 701-718. doi:10.37879/belleten.2016.701